Bilgi önemli olduğu kadar, onu süzgeçlerden geçirip doğruluğuna karar vermek ve fikir beyan etmekte önemlidir. Dün yapılan Belediye meclis toplantısı öncesi Başkan Aras, bazı açıklamalarda bulundu.
Dinledik…
Başkan Aras, Bodrum Belediyesi çalışanları hakkında; Rüşvet, Tehdit ve Görevi Kötüye Kullanma suçlamalarıyla kamu davası açılması için Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasını ve bunun haberleştirilmesi ile ilgili şunları söyledi;
Açıklamalardan alıntılarla yazıp, yorumlamakta yarar var
“Çalışma arkadaşlarımızdan bazıları hakkında suç duyurusunda bulunulduğu konusunda haberler çıktı. Şu anda bize gelen resmi bir konu olmadığından, haber gerçeği yansıtmamaktadır.”
Sayın Aras, bir olayın gerçek olup olmadığına, ne zamandan beri siz karar verir oldunuz? Gerçek ortada “Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/15630” dosyaya bakarsınız gerçek mi, değil mi görürsünüz.
Haber doğrudur çalışanlarınız hakkında suç duyurusu yapılmıştır. İçerik henüz soruşturma aşamasında olup, yargı karar verecektir.
“Ayrıca haberi yapanlar da bize böyle bir şey var mı, yok mu diye sormadılar.” Suç duyurusundan haberiniz yoksa, size neyi soracaktık Sayın Başkan. Haberi yapan ve yayınlayanlar, ellerindeki belgeyle olayın varlığını bilmekteler zaten, bilinen şey sorulmaz ki.
“Doğruyu yapan, yanlışı yapan, talimatı veren biziz. Arkadaşlarımızın isim isim belirlenip, bu arkadaşlara suç duyurusunda bulunuluyor diye bir haber yapılması çok uygun değil.”
Sizce ne uygundu merak ettim haber yapılmasın, her şey toz pembe görünsün, onu mu istiyorsunuz? Haberi yapan ve yayınlayan yayın organları, konu hakkında hüküm verip kimseyi suçlamadılar. Var olan bir suç duyurusunu haber yaptılar, sizce ne gibi bir sakıncası var.
Evet, doğruyu da yanlışı da yapan sizsiniz. Verdiğiniz talimatlar sonucu, bürokratlarınızı hedef haline getiren ve gerçekleşen olayın baş sorumlusu, elbette sizsiniz.
Sayın Başkan olayla ilgili yaptığınız açıklamalarla, benim elimdeki belgeler hiçte örtüşmemekte. Toplumu yanıltıcı açıklamalarda bulunarak, suç duyurusunda bulunanı “kamuya zarar veren bir kişi” olarak göstererek suçlamaktasınız.
Ben bildiklerimi yazayım, siz isterseniz yanıt verirsiniz.
ATM yerlerinin ihalesi 2011 yılında yapılmış ve süresi 3 yıl, kiralama süresinin bitim tarihi 2014, buraya kadar hem fikiriz.
Ancak ihale şartnamesini okudunuz mu bilemem, okuyan var mı ve size bu konu nasıl aktarıldı önce onu sorgulamanız gerekmez mi?
“İhale şartnamesi
Madde 8 Gümbet Mahallesi sınırları içinde bulunan kamu ve şahıs arazilerindeki ATM kabinlerinin kaldırılmasını takip eden aydan itibaren başlatacaktır.”
“Madde 14 Kira müddetinin bitimine bir ay kala kiracı Belediyeye müracaatla tekrar kiralanan alanları kiralamak istediğini yazıyla bildirir, Encümence de uygun görüldüğü taktirde yeniden belirlenecek kira artışıyla kiraya verilecektir.”
ATM yerlerinin ihalesini kazanan şahıs ile; herhangi bir kira sözleşmesi yapılmadığı gibi ihale şartnamesinin 8. Maddesinde bulanan taahhüdü, Belediye yerine getirmemiştir. İhaleyi kazanan şahıs, defalarca noterden ihtar çekmesine rağmen kendisine bir yanıt verilmediği gibi, 2019 yılı dahil, yerleri kiraya verme konusunda yetkili olduğuna dair, Belediye tarafından kendine yazı verilmiştir.
Bu işin teknik ve hukuki kısmı, biz gelelim suç duyurusuna konu olan görüşmeye.
Belediyeye görüşmeye davet edilen kiracıdan talep edilen miktar, sizin de beyan ettiğiniz miktar kadar.
“bizim yaptığımız hesaplarla belediyemize yaklaşık 1,5 milyonluk borç görünmekte.”
Peki Sayın Başkan; görüşmenin gerçekleşmiş olduğu günde, belediye kayıtlarında şahsın ecrimisil veya kira adı altında bir borcu tahakkuk etmiş midir? Resmi kayıtları soruyorum.
Araştırmanıza gerek yok, böyle bir tahakkuk yok. Ecrimisil Muhammen Bedel Tespit Komisyonu 7 Ekim 2019 da rakamları belirlemiştir. Muhtemel görüşme, Temmuz ayı veya öncesi yapılmıştır.
Olmayan bir borcun tahsili, nasıl yapılmaya çalışılmıştır.
Önce borç belirleyip, sonra ecrimisil tespitini ona mı uydurdunuz, pek anlaşılır bir olay değil. Bir örnek vereyim konu daha iyi anlaşılacaktır.
Yer Gümbet Mahallesi ATM alanı, 10 metrekare, evet tam 10 metrekare, istenilen ecrimisil bedeli aylık yaklaşık 15 bin Türk Lirası. Yıllık 180 bin Türk Lirası. Otel mi kiraya verdiniz, ATM alanı mı sormak lazım bunu belirleyenlere?
Ve bu ecrimisil örnek olacaktır.
Tüm kiracılara ecrimisil değer tespiti yaparken, aynı kriterleri mi uyguladınız? Benzer örnekleriniz varsa söyleyin, bizde bilelim, sonra “bize sormadılar” demeyin. Değer tespitleri emsal alınabilecek değerlerdir, yarın Bodrum’da kiralar yükselirse, sorumlusu siz olursunuz.
Sorduk daha önce, yine soralım, Başkan diyor ya” bize sormadılar” diye soru sormak için kimsenin peşinden koşacak halimiz yok, herkes kendi mikrofonundan konuşur, bende öyle yapıyorum.
Bardakçıda, Belediye ait olan ve Turizm Bakanı tarafından kiralanmış yerle ilgili nasıl bir işlem yaptınız? Kira süresi nedir? Süre dolmuş mudur? Ecrimisil tahakkuk etti mi? Bilmek istiyorum. Diğer yerleri sonra soracağım.
Kamu menfaatini koruyacağım derken, iş insanlarının ticari itibarlarıyla oynamanızın anlamı yok Sayın Aras. Kiracınız, Bakanın yanına koşa koşa koşa giderken, sizi arayan kiracılarınızın telefonlarına yanıt vermiyorsunuz.
Basın olarak biz kimseyi suçlamadık, var olan bir olayı haberleştirdik. Bunları yaparken de, kimseden izin almayız.
Vesselam…
